top of page

yürüyüş

  • Yazarın fotoğrafı: Esma Aydan Dikmen Aksoy
    Esma Aydan Dikmen Aksoy
  • 12 Şub 2013
  • 1 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 3 Nis 2020


senin adını ben koydum. kulağına ezan okumuş değilim; ama hep öyle seslendim sana. sen hep sese doğru baktın. ismini biliyorsun diye sevindim. adını cümlelere de koydum mesela. sayfalarca seni yazmış değilim; ama hep cümlelere sakladım seni. sen hep kitaplar okudun. okumayı seviyorsun diye sevindim. adını da sevmiş olmalısın. herkese kendini o adınla tanıttın. göbek adın mı diye sordular hayır dedin. göbek adı kavramına inanmıyorum. lakabın mı diye sordular hayır dedin. sen de bana sordun. göbek adım mı diye sordun hayır dedim. göbek adı kavramına inanmam. lakabım mı diye sordun hayır dedim. ne peki dedin, kim bu o zaman? senin adını ben koydum dedim. kulağına ezan okumuş değilim; ama hep öyle seslendim sana. aynanın karşısına geçtin, bu ben miyim dedin. o ben miyim? evet dedim. senin adını ben koydum. adını sevmiş olmalısın ki herkese kendini o adınla tanıttın. bir gün sana adının anlamını sordular. bilmem dedin. inanmam ben anlamlara. sonra sen de bana sordun. adın sadece benim için anlamlı dedim. ikna olmadın. adının geçtiği kitaplar okudun. o adlardan biri oldun.sen öyle değişince, ben seni tanıyamadım. kitaplardan sonra sen de beni tanıyamadın. bir gün yolda karşılaştık. adını sordum, söyledin. güzelmiş dedim, anlamı ne? bilmem dedin, kimse bilmez.zaten ben de inanmam anlamlara. gülümsedim. sonra bana döndün ve şöyle dedin: hadi, hadi biraz yürüyelim.

Comments


Esma Aydan Dikmen Aksoy
 

Bir gece olur yazarım, bir gündüz olur okurum. Bazen bir renk olurum, bazen bir kedi. Biraz kurmalı saat de, en çok kına kokusu...

 

aa1ada05-ffef-4fcf-b863-52a4d56510f4.jpg
bottom of page