üç kuş
- Esma Aydan Dikmen Aksoy
- 30 Ağu 2014
- 1 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 2 Nis 2020
işte öyle bir geceydi. en sonunda mutluluklarından tam üç kuş düştü yere. o rengarenk ateşlerin içine karışıp ölüvermişler. modern masallar bunu gerektirir. üç kuş düşer mutlu insanların başlarına gökten, üç elma yerine.
*
1.kuş
günlerden cuma, içimde bir sevinç. bugün üçüncü defa karşıki dala uçtum. orası biraz daha serin, güneş görmüyor. sanırım yarın yuvamı buraya taşıyacağım. belki burada bir eş de bulurum kendime.
2.kuş
günlerden cuma, yeni bir yola çıkacağız yarın. kış gelmeden gitmeli buralardan. buranın kışı soğuk geçer, ayaz olur. üşümemeli, üşümemek için gitmeli. acaba göç mevsimi bitmeden yetişebilecek miyiz?
3.kuş
günlerden cuma, artık çok yaşlandım. yarın kimseye görünmeden ölüme yatmalıyım. uçtuğumda içimin huzurla dolduğu bir yer var, oraya giderim. orada ölmek daha kolay olur. biraz çırpınır, son anımda da kendimi göle bırakıveririm. akşam yürüyüşüne çıkan mutlu çiftler beni görünce "vah" der. keşke "ah" da deseler.
*
bir düğün oluyordu o gece. etraftaki herkes gülümsüyordu. bir genç kız kendi geleceğini düşünüyordu. ben de böyle mutlu olur muyum? beni de böyle severler mi? belkiler doldurdu zihnini. hep o kapıda bekleyen belkiler... belkiler keşkelerden iyidir. tam o arada mutlu çift için "kutlu olsun deyn!" diye bağırdılar. bir alkış koptu, ardından bir kıyamet. ışıklar saçtılar göğün derinine. havada usul bir barut kokusu... yıldızlara karışırken kırmızılar sarılar, gökten tam üç kuş düştü yere. bilindik bir sondur bu, mutluluk ateşleri kuşları öldürür hep. üç kuş, kızın ayağının dibine. keşkeler, acabalar, belkiler...
Comentários